Dost Acı Söyler: 17 Adımda “Kötü” Bir Kediye Sahip Olduğunu Anlama Rehberi

Kötü demek belki yanlış, nihayetinde evinizi yakıp sigortadan para almaya çalışmıyor ya da gecenin bir vakti sizi öldürüp mirasınıza konmak gibi bir niyeti yok. Belki de var ama bunu bilmemiz imkansız. Biz daha ziyade kedilik görevlerini yerine getirmeyen kedilerden bahsedeceğiz. Stresinizi almayan, size huzur vermeyen, kucağınızda mırlamayan bir kedi görevlerini hakkıyla yerine getiriyor diyebilir misiniz? Bizce diyemeyiz.

O zaman gelin test edelim, sizin kediniz ne kadar kedi kısaca öğrenmeye çalışalım.

O zaman gelin test edelim, sizin kediniz ne kadar kedi kısaca öğrenmeye çalışalım.


Kedinize sarılmak, onunla bir bütün olmak, bıyıklarından öpmek istiyorsunuz…

Kedinize sarılmak, onunla bir bütün olmak, bıyıklarından öpmek istiyorsunuz…

Ama o ne yapıyor, sizi görebileceği bir konuma geçip oturuyor ve oradan devrik gözlerle sizi izliyor. Size haddinizi bildirmek, yerinizi göstermek, sınırlarınızı öğretmek istiyor. İyi de buna ne gerek var şimdi? Diyebilirsiniz, demeyin sizin kediniz işten kaytarıyor.


Kucağıma gelsin, otursun, uyusun, ben severken içli içli mırlasın istiyorsunuz…

Kucağıma gelsin, otursun, uyusun, ben severken içli içli mırlasın istiyorsunuz…

Ama ne mümkün? Kucağınızda bir saniye durmak istemiyor. Zorlamanız haline elinizde oluşacak bir sürü çiziği göze almanız gerek, buna hazır mısınız? Hazır olsanız iyi olur çünkü kediniz kedilik nedir bilmiyor.


Koyun koyuna film izlesek, beni sıcaklığıyla ısıtsa…

Koyun koyuna film izlesek, beni sıcaklığıyla ısıtsa…

Maalesef buna da hayır, kediniz özel alanı konusunda çok hassas yaklaşmanız halinde ciddi zararlar görmeniz olası. Tırmalamak, ısırmak hepsi bu özel sevdaya dahil.


Böyle elimi, ayağımı sallasam o da fırlayıp gelse, atlasa, zıplasa, oynasak…

Böyle elimi, ayağımı sallasam o da fırlayıp gelse, atlasa, zıplasa, oynasak…

Ne güzel olur dimi, tam bir gerçek kedi davranışı. Sizin kediniz de böyle aslında ama bir farkla o oyun oynamak yerine elinizi ayağınızı kemirmeyi tercih ediyor. Kaç çorap kaçtı, kaç pansuman yapıldı bu uğurda ama değişen bir şey yok.


Fiziksel teması sevmiyor ama…

Fiziksel teması sevmiyor ama…

Yattığınızda yatağın baş köşesine kurulmayı çok iyi biliyor. Öyle ki çoğu zaman aman uyanmasın diye hareket etmediğinizden bacaklarınıza kramp giriyor… “ama hak ediyor yaa” diyorsanız orası sizin bileceğiniz iş biz karışamayız.


Ama bir dakika, fiziksel teması çok sevdiği bir zaman var!

Ama bir dakika, fiziksel teması çok sevdiği bir zaman var!

O da sabahın 4’ü veya 5’i oluyor genelde. Tam REM uykusunun nimetlerinden istifade edecekken hop kedi ağzınızda.


Sabahın 4’ünde sadece beni uyandırmayı sevmiyor…

Sabahın 4’ünde sadece beni uyandırmayı sevmiyor…

Evin içinde bir sağa bir sola deli gibi koşturarak varlığını belli etmeyi de pek bi seviyor kerata. Çorap olsun, oyuncakları olsun, mutfakta çatal kaçık olsun oynamaya bayılıyor.


Hatta gelin şöyle bir özet çıkaralım…

Hatta gelin şöyle bir özet çıkaralım…

Kediniz Sabah 8’de uyumaya başlıyor, ta gecenin 5’ine kadar. Sonra sizin uyuduğunuz 5-8 arası bir uyanıp oyun oynayası geliyor. Siz işe gitmek için uyanınca da tekrar uykuya dalıyor… Evet maalesef kötü kedi.


Onun hoşunuza gitmeyen huylarını törpülediğinizi düşünüyorsunuz…

Onun hoşunuza gitmeyen huylarını törpülediğinizi düşünüyorsunuz…

Mesela artık eve böcek getirmiyor ya da yatağınızın başucuna ölü bir fare bırakmıyor. Ancak siz birini bitirirken o size eziyet etmenin çok daha farklı yollarını buluyor bile. Çünkü ne demişler can çıkar huy çıkmaz!


Sehpanın, TV ünitesinin üzerinde bir şey bırakmaya korkuyor musunuz?

Sehpanın, TV ünitesinin üzerinde bir şey bırakmaya korkuyor musunuz?

Korkuyorsanız tebrikler zalım bir kediniz var. İçinde içecek olan bardakları, kırılabilecek bibloları, çerçeveleri yüksek bir yerden aşağı bırakmak en büyük zevki. Belli ki fiziksever bir canlı sizinki.


Bunlara hep kaza gözüyle yaklaşmanız sizin iyimserliğinizden…

Bunlara hep kaza gözüyle yaklaşmanız sizin iyimserliğinizden…

Oysa kedinizin bazı şeyleri bile isteye yaptığından biz adımız gibi eminiz. Maksadı ne derseniz bakın onu biz de bilmiyoruz ama işte böyle acayip bir hareketler falan.


vinizin sağında solunda kedinizin verdiği kalıcı hasarlarla her gün yüz yüze bakmıyor musunuz?

vinizin sağında solunda kedinizin verdiği kalıcı hasarlarla her gün yüz yüze bakmıyor musunuz?

Bakıyorsunuz değil mi? Koltuktaki yırtık, kapı süvesindeki çizikler, kırık biblolar, yırtık perdeler… Daha sayalım mı?


Mama kabı sürekli dolu olmasına rağmen sofrada baş köşede kim oturuyor bilin bakalım?

Mama kabı sürekli dolu olmasına rağmen sofrada baş köşede kim oturuyor bilin bakalım?

Evet, tebrikler kediniz! Artık ondan yemek saklamaktan yoruldunuz, daha sofra hazır olmadan baş köşeye kuruluyor. En pahalı yaş mamaları alıyor olsanız bile fark etmez, o arkadaş oraya oturacak!


Dışarı çıkmak için kapıyı bacayı tırmalıyor ne yapmalıyım?

Dışarı çıkmak için kapıyı bacayı tırmalıyor ne yapmalıyım?

Bırakın çıksın, ancak çıkar çıkmaz geri dönmek isteyeceğine adımız gibi eminiz. Çünkü derdi dışarı çıkmak değil, sizi test etmek.


Tuvalet alışkanlığı olması çok güzel…

Tuvalet alışkanlığı olması çok güzel…

Ama bir de kutudaki tüm kumları oraya buraya saçmasa! Bir kere doğru düzgün işini yapıp kalktığını görmek nasip olmadı. Sanki çişini yapmıyor, kumu dağıtmak için bahane arıyor.


Ancak ne olursa olsun onu sevdiğinizi biliyoruz.

Ancak ne olursa olsun onu sevdiğinizi biliyoruz.

Bütün fenalıklarına, kedilik görevlerini ihmal etmesine karşın onunla aranızda sıkı, sımsıkı bir bağ var.


Ve birisi size onu kötü bir kedi olduğunu söylediğinde bunu asla kabul etmiyorsunuz.

Ve birisi size onu kötü bir kedi olduğunu söylediğinde bunu asla kabul etmiyorsunuz.

Kötüyse de bana kötü, ben onu her haliyle seviyorum… Tanıdık sözler değil mi?


Bonus – Kırıp dökse de, yırtıp tırmalasa da yanınıza ilişip, kafasını koyup uyuduğunda, sıcaklığını hissettiğinizde… İşte her şey

Bonus – Kırıp dökse de, yırtıp tırmalasa da yanınıza ilişip, kafasını koyup uyuduğunda, sıcaklığını hissettiğinizde… İşte her şey


Onlar bizim her şeyimiz...

Onlar bizim her şeyimiz...