Hayatının büyük Bir Bölümünü Sokaklarda Geçiren Kedinin Hayalleri Nihayet Gerçeğe Dönüşüyor

Beş ay önce bu altı yaşındaki sevimli kedicik son derece hasta haldeyken bulundu ve acilen medikal yardıma ihtiyacı olduğu için Chatons Orphelins Montreal’e getirildi. “Bu kedi Montreal, Kanada’daki bir mahallede yaşıyormuş. Kendi kendine bakabildiği için kışın hayatta kalmayı başarmış ama kulaklarından bir tanesi de donmuş,” diye paylaştı barınakta çalışan Celine Crom.

“Bu mahallede yaşayanlar ona yiyecek vermişler, ancak hiç kimse ona sahip çıkmamış. O sadece herkesin görmeye aşina olduğu kabarık tüylü bir mahalle kedisiymiş.” Her ne kadar yiyecek yemeği olsa da sokaklarda geçirdiği yıllar kediye ağır geldiğinde nihayet kedi hasta düşmüş.

 Onu veterinere götürdüklerinde kısırlaştırılmamış olduğunu ve sokaklardaki dövüşlerden bir ton yarası olduğunu bulmuşlar ve FIV (Feline Immunodeficiency Virus) pozitif çıkmış. İdrar sebebiyle tüyleri kokuyormuş ve gözleri de korkunç bir biçimde akmaktaymış.

Burnu tamamen tıkalı olduğu için Barney güçlükle nefes alabiliyormuş. Kulaklarından birisi donduğu için çürümüş ve diş tedavisiyle parazit ve kulak maytları için tedaviye ihtiyacı varmış. Bir ton sağlık problemiyle boğuşuyor olmasına rağmen tüm istediği ona sarılınması ve kulağının kaşınmasıymış.

“Bu dev tüy yumağı ilgi görebilmek için doğruca bize geldi. Çok tombul yanakları ve güçlü kasları vardı. Yaşadığı sokaklarınkralı olmalıydı,” diye ekliyor barınak. Barney’e sağlık sorunlarıyla mücadele etmesine yardımcı olacak ilaçlar verilmiş. İki aylık bir iyileşme sürecinden sonra kendini çok daha iyi hissetmeye başlamış ve kısırlaştırma ameliyatı için hazır hale gelmiş.

“Sert geçen kışı dışarıda geçirdikten sonra bize geldiğinde bir sürü sağlık problemi vardı. Onu tedavi edebileceğimiz bir zamanda Barney’i bulmayı başardığımız için mutluyuz. Şimdi yalnızca uyurken biraz horluyor. Ayrıca göz kapağına aldığı bir yaradan ötürü gözlerinden biri de hala biraz akmakta.” “Hayatının geri kalanında hep böyle kalacak- bunlar sokak kedisi olarak geçmişinin onda bıraktığı izler. Ama tüm bunlar onu çok sevdiğimiz ve Barney’nin benzersiz bir kedi olduğu gerçeğini değiştirmiyor.”

Mathilde ve Patricia tüm bu yolculuk boyunca Barney’nin koruyucu ebeveynleri olmuş. Başlangıçta Barney çok çekingenmiş ve insanlarla gürültülü seslerden çok korkuyormuş ama koruyucu bakım altında nezaket ve sevgi gördüğünde bu durum değişmiş.

“Yeni çevresine çok kısa bir zamanda uyum sağlayabilmeyi başardı ve yalnızca birkaç hafta içerisinde fazlasıyla değişti,” diyor barınak. Barney artık insanlardan korkmuyor. O neşe dolu bir kedi ve insanlara güveniyor. “Oldukça ilgi açı bir kedi ve her gün ona sarılınmasını istiyor. Ürkmüş minik kedi birileri geldiğinde kapıda beklemekten hoşlanan tam bir oyuncak ayıya dönüştü.”

“Onu görmeye gittiğimizde bizim kim olduğumuzu anladı. Kafasının okşanması için gelip elimize kafa attı,” diye paylaştı barınak.

“Barney’nin sokaklarda tek başına hayatta kalmayı öğrenmek zorunda olduğu zor bir hayatı olmuş. Ama şimdi nihayet güvende,seviliyor ve şımartılıyor.” Sevimli tüy yumağı sırtüstü yuvarlanarak karnının okşanmasını istiyor.

Kurtarılmasından altı ay sonra Barney’nin hayatında muhteşem şeyler olmuş. “Kendisi için olabilecek en mükemmel aileyi buldu; onun hayatına ve geçmişine karşı sevgi ve merhamet besleyen sorumluluk sahibi insanlar,” diyor barınak.

“O durmadan miyavlıyor ve ilgi görebilmek için insan arkadaşlarını sanki onların gölgesiymiş gibi her yere takip ediyor.” Senelerce sokaklarda yaşadıktan sonra Barney nihayet çok daha güvende ve rahat hissedeceği bir yer bulabilmeyi başardı.