Kafası Kalıcı Olarak Yana Eğik Duran Ve Çok Yüksek Sesle Mırlayan Bu Şirin Kedi Bir Ailenin Kalbini Kazandı

Kafası yana eğik duran bir kedicik hayatta karşısına çıkan tüm engellere karşı geldi ve kendisi için mükemmel olacak yuvarı bulmayı başarabildi.

Minik bir sarman kedi yavrusu sokakta yaralı halde bulunduktan sonra Massachusetts’teki bir hayvan hastanesine getirildi. Başka bir hayvan tarafından saldırıya uğrayan zavallı kediciğin bu saldırı sonucunda sırtında bir yara vardı ve kafası eğik duruyordu.


Bütün problemlerine rağmen sevimli kediciğin harika bir ruhu vardı ve yalnızca birilerinin ona sarılmasını istiyordu. Onu iyileştirip gücünü geri kazandıracak özel bir bakıma çok muhtaç durumdaydı. Odd Cat Sanctuary’nin kurucusu olan Tara Kay kediyi bakımına alabilir mi diye onunla iletişime geçildi. “Konu kafa travması vakaları olduğunda oldukça tecrübe sahibiyiz. Kedicik yaklaşık olarak dört haftalıktı ve sadece yarım kilo geliyordu,” diyor Tara. Murphy diye çağırmaya başladıkları kedi yavrusu başından geçenlere rağmen kendisini şaşırtıcı bir biçimde iyi toparlıyordu. Çok arkadaş canlısı ve sevgi doluydu ve ne zaman biri onu kucağına alsa mırlamaya başlıyordu.


“Kafası sonsuza kadar bu şekilde kalacak ama gözleri berrak görünüyor ve görüşü de normal.” Tara kediciğin gücünü geri kazanabilmesi için onu saat başı şırıngayla beslemeye başladı. Geceleri onun beslenmesine ve bakımına devam edebilmek ve onun daha iyi hissedebilmesi için ona gereken ilgiyi sağlayabilmek için kediciği beraberinde işe götürüyordu.


Ta en başından beri Murphy etrafındakilere sarılmayı çok seviyordu. Birilerinin onu kucağına almasından ya da battaniyelere sarılarak taşınmaktan çok hoşlanıyordu ve çevresindeki herkesten sevgi alıyordu. Tekir kedi kilo almaya ve gücünü geri kazanmaya başladı. Yarası düzgün bir biçimde iyileşirken Murphy de daha enerjik hale geliyor ve etrafta daha fazla dolaşıyordu.


Murphy çok küçüktü ama yaşama isteği oldukça fazlaydı. Kendini çok daha iyi hissetmeye başladığında kişiliği de ortaya çıkmaya başladı. “O çok zeki bir kedi ve aynı zamanda son derece tatlı bir kişiliğe sahip. Durmadan mırlıyor ve kucağa alınmayı ya da ona sarılınmasını çok seviyor,” diye ekliyor Tara.


Sevimli oğlan zaman içerisinde içindeki yaramaz yönü keşfetmeye başladı ve çok daha fazla meraklı ve oyuncu hale geldi. İştahı son derece açıktı ve şaşırtıcı bir hızla büyümeye devam ediyordu. Muhtemelen hayatının sonuna kadar hep kafası biraz yana eğik olacak ama bu onu hayatı sevmekten ya da diğer kedilerin yaptığı şeyleri yapmaktan alıkoyan bir durum değil.


Murphy veterinere gittiğinde çok cesur davrandı ve orada karşılaştığı herkesi kendisine aşık etmeyi başardı. Bir veteriner olan Adina sevimli çocukla tanışmaya geldi ve görür görmez ondan çok etkilendi. Kedi hemen gidip ona sokuldu ve odayı sevimli mırlamalarıyla doldurdu.


Adina sanki burası onun vakit geçirmeyi en sevdiği yermişçesine kolları arasında kıvrılan bu minik tüy yumağına tamamıyla aşık olmuştu. “Adina’nın aklında pek kedi sahiplenmek yoktu, ama sanırım Murphy onu büyülemeyi başardı. O çok değerli, tatlı ve enteresan bir kedi. Onunla tanışınca ne kadar sevilesi olduğunu anlıyorsunuz,” diyor Tara.


Nihayet iyileşinceye kadar zorlu bir yolculuktan geçmiş olan Murphy (artık Mr. Bean diye çağrılıyor) hayal edilebilecek en iyi aileyle yeni evine yerleşti ve göz kamaştırıcı genç bir kediye dönüştü.


Mr. Bean şimdilerde yeni evindeki köpekbalığı yatağında vakit geçirmeyi seviyor ve burada kendisini kral gibi hissediyor. İhtiyacı olan ilgiyi görüyor ve onu mutlu edebilmek için herşeyi yapmaya hazır, ona çok düşkün bir insan annesi var.


Sevimli turuncu renkli kedi sahiplendirildiğinden beri çok büyüdü. Ama o hala etrafındaki herkesten ilgi görmek için elinden geleni yapan aynı sempatik sevgi böceği.